MÜBERRA

Müberra ..

Adının anlamı gibi .. Müstesna bir kız !

Söyledikleri ile beni gözyaşlarına boğan 7 yaşında bir melek ..

Müberra 7 yaşında doğuştan görme ve zihinsel engelli . Doktorlar öyle söylüyor ama o çok akıllı bir kız ! İlk karşılaşmamız biraz duygusal geçti veya ben alışkın değildim , bilmiyorum . Sesimi duyar duymaz , '' Abla senin adın ne '' dedi . ''Beyza'' dedim . Farketmedim ilk başta engelli olduğunu . ''Aa ne kadar güzel adın var '' dedi . Yanına gittim , eliyle ilk önce gözlerime dokundu .. Sonra burnuma .. Sonra ağzıma .. O an farkettim herşeyi . Birşey diyemedim . Bütün kelimeleri o an yuttum ! '' Ne güzelsin sen '' diye cümlesine devam etti . Saçını okşadım .. Yanağından öptüm .. '' Sen benden daha güzelsin '' dedim , gerçekten de öyleydi . '' Okula gidiyorum ben , bissürü kardeşlerim var ''dedi . Tek tek isimlerini saydı . Ellerimi tuttu , bizim okulumuza gelir misin dedi . İnşallah , neden olmasın diyiverdim . Evimize de gel , ben sana çökelek çıkartırım yeriz sonra ben sana kahve yaparım dedi :) Ah benim güzel kalplim .. Yüreğini seveyim senin . Bir insan sürekli güler mi ? Gülüyor vallahi , hemde çok içten . İsteyerek , yapmacık değil ! Neyse sonra ona da inşallah dedim . Artık gitmem gerektiğini  söyledim . O an ellerimi tuttu .. '' Allah'a söyliyim de seni cennete koysun , orada buluşuruz '' dedi . Bir şey diyemedim , sadece hıçkıra hıçkıra ağlayarak oradan uzaklaştım , tek yapabildiğim buydu . Bunları yazarken bile tutamıyorum gözyaşlarımı .. Benimki de belki patlama anıydı . Yaşadıklarım üzerine bu sözler bana hediye gibi gelmişti . Tarif edilemez duygular benimki ! Şükür etmek .. Herşey için ! Yaşadığım kötü olaylar için bile Rabbime şükürler olsun . Onun layık gördüğü bütün herşeye çok şükür ! Unutulmayan bir kul olduğum için çok şanslıyım .

LA TAHZEN İNNALLAHE MEANA ! 

Müberra gibi olmak dileğiyle .. Hep güler yüzlü , hep sevecen , hep umutlu ve mutlu ! 

BENİM MUCİZEM !

Sezen Aksu'nun "Gülümse" şarkısını dinliyorum da .. Ne olursa olsun , ne yaşarsam yaşayayım hep güldüm .. Gülümsedim ! Belki de o yüzden hep güçlü kaldım ! Kalıyorum da . Gülümsemenin olumlu düşünmenin yanı sıra , aslında en büyük terapim dua oldu ! Dua'lara sığındım her zaman :) Hala da öyle . Her gün şükrettim.. Her şey için ! Elim , ayağım tutuyor diye . Karnım doyuyor, sığınabilecegim bi evim var diye ! En önemlisi Ailem için. Yaşadığım zorluklarla başa çıkabildigim için şükrettim hep Allah'a. Hala da öyleyim, çok şükür . İnşirah suresinin mucizesinin çok büyük olduğundan yanayım.. "Fe inne meal usri yusra. İnne meal usri yusra ." Böyle yazıyorum diye çok doğruyum demiyorum. Insanların her zaman hatası olabilir. Belki de bende bilmeden çok hatalar yaptım. Önemli olan telafi etmekte .. Kısa süre içinde farkına varmak :) Son bi tavsiyem var :) Sabah ezanı .. En büyük huzurum.. Bi kerecik alarm kurup kalk. Sadece dinle ! Sonra zaten yüreğinden dökülüverir kelimeler.. Bir bakmışsın ki duaya dönüşmüş ! 

ALLAH'A SIĞIN !

Tekrarı yok bugünlerin ..

Şükret ! 

Çocuklar gibi gül .

Beklemeden sev ! 

Hiçbir şeyi hor görme !

Ne istiyorsan dua et ..

Duaların mucizesi bir farklı . Dua etmek bir meditasyon aslında . Yalnız kaldığında , dizlerinde derman kalmadığında , kalbin sızlamaya başladığında , bütün kapıların kapandığında , çaresiz kaldığını düşünmeye başladığın an '' Allaha sığın '' çünkü Rabbim ona açılan hiçbir eli geri çevirmez .

Belki hemen değil , zamanla ..

Her şey zamanla olur ! 

BAZI SEVDALAR SON DURAKTA BAŞLAR !

Bu satırları yazmaya başlamak biraz zor oldu . Kalemi elime almayı cesaret edemedim. Hani ufak bir övgü beklersiniz ya mutlu olmak için , cesaretlenmek için . Tekrar yazmaya başlamam aslında Gülse Birsel'in reklam filmi sayesinde :)

Cesaretlenmeme sebep olanlar . Bana inananlar .. Belki de 19 sene boyunca kimse bana inanmadı . Arkamda durmadı . Sırtımı sıvazlamadı . Sen bunu da başarırsın demedi . Geç kalmışlığım belki de bu yüzdendir . Ah bu Ahmet Kaya şarkıları ! Yazacaklarım varsa daha alevlendirip kat kat yazmama sebep oluyor . Durun bugünü not edelim ; Tarih= 15 Aralık 2015 Salı .. Saat= 20:27 :)

Fonda; Ahmet Kaya'nın KENDİNE İYİ BAK şarkısı çalıyor ..

'' İçimdeki fırtına, kör kurşunla diner mi ?

Kavgalar kansız biter mi ?

Bir mavzer çığlığında seni aramak varya 

Bu hep böyle böyle gider mi ? ''

KİTABIN İLK VE İKİNCİ SAYFASI

Kitabın ilk sayfası ..

Bu cümleleri yazabildiğim için Allah’a binlerce kez şükrediyorum. Aklımı , ellerimi kullanabildiğim için ! Ama başımdan geçen olaylar yüzünden bir tarafım hep buruk .. Ama bu isyan ettirecek bir neden değil . Hayata küstürecek bir problem değil . Annem hep der  kendinden yüksekleri değil aşağıdakileri düşün , onların hayatlarını gör ne kadar çaresizler diye . Ama insanın elinde olan bir şey değil . Görüyoruz onlarca insan mutlu , zengin hayatları muhteşem .. Tabi ki bende özeniyorum . Diyorum kendi kendime neden ben onların yerinde değilim ? Neden ben bu kadar mutlu değilim ? Hayat işte herkese adil davranmıyor ! Olsun , sağlığımız yerinde olsun .Yediğimiz kuru ekmek olsun . Hayatta her şey kısmet . 

Kitabın ikinci sayfası ..

Bir annenin çaresiz ağlayışları , bir babanın isyanları .. Ne kadar acı değil mi ? Şükret haline dostum, kardeşim , abim , ablam . İnsanlar sana acınası bir şekilde bakıyorlar . Kötü çok kötü !  Yazamıyorum içimdeki acıları , kötü anıları dile getirmekte zorlanıyorum . Ama bunların hepsi imtihan , hepsi sınav . Deneniyoruz  . Ama bu çaresizliğin sonu mutluluk olacak . Bir ışık yanacak . 15 yaşından beri sınav olan ama bir türlü o dersten geçemeyen bir kızın hikayesi , yazdıkları bunlar . Ve hala devam ediyor sınavım.. Hiç bu kadar istememiştim sınavın bitmesini . Benim ki sizin bildiğiniz sınavlardan değil benim ki hayat sınavı . Çalışacak tek bir kitabım bile yok  . Olmadı. Tek bildiğim ve yapmam gereken güçlü durmaktı . Ama yapamadım . Hep isyan ettim , hep ağladım . Neden ben diye ? Kendimi , etrafımdakileri çok üzdüm . Ama yeter !  Şimdi gülme zamanı ..

DOYUMSUZ OLMA !

Muhtemelen duyuyor , bu yazıyı okuduğunuza göre görebiliyorsunuzdur .. Yazıyı okumanızı sağlayan telefon , bilgisayar , tablet'i elinizle tutabiliyorsunuz demek ki sağlam mı sağlam rahatlıkla kullanabileceğiniz elleriniz var . Yürüyebileceğiniz ayaklarınız var .

NEDEN ŞÜKRETMİYORSUN ?

NİÇİN HERŞEYE İSYAN EDİYORSUN ?

Şimdi size veya kendime şikayetlerimi sorsam ; ülkeden , devletten ,insanlardan , sınıfınızdaki ukala kızlardan , ailenizden şikayet edersiniz dimi ? Neredeyse kocaman bir defter dolar .

Peki şükrettiğiniz şeyleri sorsam ? Ne dersiniz ? Aklınıza gelmez dimi .

Bir günde oturup hiç gözleriniz dolmadı mı ? Duyabiliyorum , yürüyebiliyorum , konuşabiliyorum , yemek yiyebiliyorum , kendi ihtiyaçlarımı kendim giderebiliyorum diye.

Herşeyin daha iyisini daha güzelini istiyoruz dimi , çok doyumsuzuz .

ÇILGIN OLMANIN TAM ZAMANI

Evdeyim,koltukta oturmuş kucağımda bilgisayar yazıyorum .. Sokaktan gelen çocuk sesleri , babam oradan napıyorsun kızım diye sesleniyor .. Bütün çabam bu mutluluğu , huzuru tekrar tekrar yaşayabilmek ! Bunları yaşamak bir mucize aslında . Bir ayrıcalık .. Her günüm şükrederek geçiyor , iyi ki ben annemin babamın kızıyım.İyi ki kulaklarım duyuyor , iyi ki konuşabiliyorum , yürüyebiliyorum , yemek yiyebiliyorum .Hayatımı yaşarken süper bir insan olmaya çalışıyorum .. Her zaman iyi ve dürüst bir insan olmak için çabalıyorum .Huzurlu ve hayatı doya doya yaşamaya bakıyorum ! Üzerimden o kadar çok acılar , bedeller , zorluklar , yalnızlıklar geçti ki ve geçiyor ki ! Anlatamıyorum .. En kötüsü de bu işte ! Bıraktım artık kim daha zengin , kim daha mutlu olmak istiyor ise o olsun .. Hayat bir oyun ! Şimdi herkesin kıymetini bilme zamanı , hayatını yaşama zamanı .. Ben öldüğüm de hayat bitmeyecek ki ; o yüzden durmak yok çılgın olmanın tam zamanı !